KOBİ’lerin Endüstri 4.0’a Geçişi ve Devlet Destekleri
2013 yılı Hannover Fuarı’ndan sonra Endüstri 4.0 terimi sanayinin gündeminde yerini aldı.
Endüstri 4.0 kapsamında dijital dönüşümden anlaşılması gereken, işletmenin tamamını ve özellikle katma değer yaratma faaliyetlerini kapsayan Bilişim Teknolojileri (BT) temelli dönüşüm süreçleridir.
Bu dönüşümün temellerini gittikçe daha hızlı uyarlanabilen ve uygulandıkça yeni imkanlar yaratan teknolojiler oluşturuyor.
Sadece ağ veya donanım gibi altyapılar değil, aynı zamanda yazılım sistemleri, akıllı sensörler, mobil uygulamalar ve mobil son kullanıcı cihazları da bu süreci ileriye götürüyor.
KOBİ’lerin İmalat Sanayindeki Konumu
Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın tanımına göre yıllık 250 kişiden az çalışan istihdam eden ve yıllık net satış hasılatı veya mali bilançosundan herhangi biri 40 Milyon TL’yi aşmayan ve ilgili yönetmelikte mikro işletme, küçük işletme veya orta büyüklükteki işletme olarak sınıflandırılan ekonomik birimler veya girişimler KOBİ’dir.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun 25 Kasım 2016 tarihinde yayınladığı istatistiğe göre KOBİ’ler girişimlerin %99,8’ini, istihdamın %73,5’ini, maaş ve ücretlerin %54,1’ini, cironun %62’sini oluşturdu. [1]
Aynı kaynağa göre imalat sanayindeki KOBİ’lerin %59,7’si ise düşük teknoloji ile çalıştı.
İmalat sanayindeki KOBİ’ler işletmelerin %99,4’ünü, istihdamın %60’ını ve katma değerin %26,5’ini oluşturdu. [2]
Dijital Dönüşümün Kapsadığı Alanlar
Süreçlerin dijitalleşmesi, müşteri ve tedarikçilerin B2B (Business to Business) tedarik portal kullanımları ile bugün birçok yerde gerçekleşiyor. Günümüzde işletmeler arası sipariş, üretim onayı, sevkiyat ve fatura gibi evrak alışverişleri artık bilişim teknolojileri kullanılarak gerçekleştiriliyor.
Bunun bir adım ötesi BT sistemleri ile işletme sınırları dışındaki makineler de dahil iş emri ve kullanım durumları gibi bilgilerin elektronik olarak otomatik alışverişidir.
Makine, üretim hattı veya organizasyonun malzeme ile ilgili bir gecikme yaşanacağı bildirimi alması ve MES uygulaması ile birlikte iş emri gerçekleştirme sırasını yeniden planlaması Endüstri 4.0 senaryolarından birine örnek gösterilebilir. Yeni durum, sevkiyat işlemlerinde kaydırma gerektiriyorsa bu bilgi gerçek zamanlı olarak kullanıma sunulur. Her ölçekteki işletmede uygulanabileceği haliyle bu uygulamalar şu anda mevcut.
MES ve ERP Entegrasyonu
Üretim parkurundaki makineler, kontrolü sağlayan MES ve ERP gibi sistemler ile entegre edilir. Bu sayede gittikçe daha fazla kontrol ve planlama faaliyeti BT sistemleri tarafından otomatik olarak üstlenir. Örneğin gelecekte yapılması gereken bakım, makine tarafından erken bildirilir ve sistem planlama faaliyetini gerçekleştirir. Bakım faaliyeti sırasındaki duruş anlık olarak üretim planına dahil olur ve plan revize edilir. Planlama yetkilileri sadece istisnai durumlarda karar alarak manuel müdahale eder.
Proseslerin dijital dönüşümü ofis işlerini de kapsamaktadır. Evrak temelli işlemler, elektronik prosesler tarafından gerçekleştirilir. Günümüzde ERP ve Doküman Yönetim sistemlerini kullanan işletmelerde malzeme giriş veya çıkış işlemlerinin tamamının elektronik ortamda yapılması bunun örneklerinden birisidir.
Aşılması Gereken Engeller
Bu gibi uygulamaları hayata geçirmek için aşılması gereken çeşitli engeller vardır. Dijital dönüşüm için işletmede yapılacak değişimler küçümsenmemeli ve adım adım projelendirilmelidir.
Dijitalleşme sürecine dahil olacak makine, CAD/CAM, MES, ERP ve tedarik zinciri yönetimi gibi sistemler aşamalar halinde birbirine entegre edilmelidir.
Yapı taşlarındaki eksiklikler (iletişim yeteneğinden yoksun makineler, üretim parkurunda MES sisteminin eksikliği, yetersiz veya entegre edilemeyen ERP sistemleri, elektronik veri alışverişinde eksik altyapılar vb.) dönüşüm sürecini zorlaştırmakta hatta olanaksız kılmaktadır.
Emniyetli ve Güvenilir BT Sistemleri
İşletmelerin dış dünya ile entegrasyonu için güvenilir ve hızlı (en az 10Mbps) internet altyapısı gerekiyor. Ülkemizde ve özellikle Anadolu’da bu alanda bazı eksiklikler yaşansa da bu hizmetlere artık değişik teknolojik altyapılar ile ulaşmak hızla mümkün.
Dijitalleşme ölçeğinin artması ile BT sistemlerine bağımlılık da hızla artıyor. Bileşenlerin birindeki arıza tüm sistemi çalışamaz hale getirebiliyor. Bu sebepten ötürü BT sistemlerinin yüksek erişilebilirliği (High Availability) garanti altına alınmak zorunda.
Ayrıca BT güvenliği de gerekli önlemler ile uygun düzeye yükseltilmelidir.
Özellikle ERP sistemleri için ana verinin (Master Data) doğruluğu, Big Data veri setlerine uygun analiz yöntemleri ile sürekli kontrol edilmeli ve kararlılığı sağlanmalıdır. Çünkü bu veri, kendini yöneten sistemlerin temel bilgi havuzunu oluşturmaktadır.
Proses Verilerinin Önemi Artıyor
Doğru ve gerçek zamanlı proses verileri dijital dönüşümün kalbini oluşturuyor. Henüz manuel olarak bildirilen birçok veri (tüketim, iş emri ilerlemesi, darboğaz, duruşlar, kalite kontrol değerleri vb.) makine ve üretim hatları tarafından otomatik ve gerçek zamanlı olarak sisteme kaydedilmeli.
Big Data havuzundaki verilerin işlenmesi ve kritik olanların ayrıştırılması sürece göre tasarlanmış yazılımlar tarafından yapılmalı.
Süreçlerde standartlaştırılmış proses parametreleri oluşturulması ve haberleşme yeteneği olan makine, üretim hattı, ekipman ve sensörlerin devreye alınması gerekiyor.
Mevcudu Geliştirmek
Piyasadaki Endüstri 4.0 teknoloji tedarikçileri, imalat ile ilgili etkileyici teknolojilerini sergilerken, yeni kurulacak üretim tesislerini veya modüler sistemlere entegre olabilecek teknolojiler ile donatılmış yatırımları hedef alan ürünleri ön plana çıkarıyorlar.
Ancak imalat sanayinde mevcut yatırımlarının büyük bir bölümü dijital dönüşüme uygun olmayan eski makineler, üretim hatları ve ekipmanlar kullanıyor.
İmalat sanayi KOBİ’lerin dijital dönüşüm sürecinde aşmaları gereken en büyük zorluklardan birisi, gelişmiş teknolojilerin mevcut tesislere entegre edilmesi ve uygulamaya konulmasıdır.
Bu noktada Endüstri 4.0 sağlayıcı liderleri ürünlerinin çoğu uygulanabilirlik, zaman, maliyet gibi sebeplerden dolayı gerçekçi çözümler üretemiyor.
Endüstri 4.0’a Giden Yol: MES
Dijital dönüşüm çok aşamalı, karmaşık ve uzun bir süreç. Bugünden yarına gerçekleşecek ve öngörülen bir aşamada tamamlanacak yapıda değil. Sürecin, teknoloji ve üretim proses değişimine göre adapte olan ve gelişen yapıda olduğunu anlamak çok önemli.
Endüstri 4.0 kavramından sonra, MES’in dijital dönüşüm aşamalarını gerçekleştirecek teknolojilerin merkezinde yer aldığı ortaya çıkıyor. Anlaşılan, MES olmadan Endüstri 4.0 düşünülemez. [3]
MES, üretim sürecinin merkezi veri havuzunu oluşturuyor ve bu havuzu CPS (Cyber Physical Systems), ERP gibi sistemlerin kullanımına açarak akıllı sistemlerin oluşmasını sağlıyor.
Mevcut haliyle “akıllı” olmayan yatırımları (makine, üretim hattı, ekipman) Endüstri 4.0’a uygun hale getirmenin yolu, fayda/maliyet odaklı bir yaklaşımda, MES sistemlerinden geçiyor.
Endüstri 4.0’a Uygun MES
MES’in birçok alanda değişik verilere erişimi, akıllı fabrikanın tüm sistemleri için ihtiyaç duyulan yatay ve dikey entegrasyonu sağlıyor.
İş emri durumu, kaynak kullanımı, arıza gibi hem normal hem de istisnai durum bilgileri MES sistemi tarafından algılanır, işlenir ve kayıt altına alınır. Böylece personel, makine, üretim hattı, ekipman, taşıyıcı, test istasyonları veya diğer sistem ve sensörler ile ilgili bilgiler sisteme entegre edilir ve yatay entegrasyon sağlanır.
Ayrıca MES, makine parkuru ve üretim hattından ERP sistemine ve hatta tedarik zincirine kadar dikey entegrasyon sağlar. Üretim parkuru verileri diğer sistemlerin ihtiyaç duyduğu biçimde gönderilerek, iş emri ve kaynak durumları ile ilgili şeffaflık sağlanır. Modern MES sistemleri, maliyet bilgilerinin doğru şekilde ilgili sistem ve yazılımlara aktarımını üstlenmektedir.
MES sistemleri, ihtiyaç duyulan zaman aralığındaki (gerçek zamanlı, kısa – orta – uzun dönemli) KPI bilgilerine erişim sunarak, üretim sürecinin gözetimini sağlar ve optimize edilmesine yardımcı olur.
Mobil cihaz desteği ile (tablet, akıllı telefon vb.) farklı birimlerin değişik kaynaklardan ihtiyaç duyduğu bilgilere (makine parametreleri, hat durumu, kalite parametreleri vb.) istenilen konumdan erişimini sağlar.
MES sisteminin sağladığı şeffaflık ile, çalışanlar daha hızlı ve doğru karar alabilir. Endüstri 4.0 ile MES, çalışanın destek sistemi şeklini alıyor. Sisteme entegre edilen kurallar, doğru kişilere doğru zamanda otomatik olarak ulaşmasını garanti altına alıyor ve karar süreçlerini hızlandırıyor. Endüstri 4.0 kavramı, MES sisteminin kontrol sisteminden süreç yönetim sistemine dönüşmesini sağladı.
MES’in Verimliliğe Etkisi
MES sistemleri, manuel takip ile ortaya çıkarılması mümkün olmayan kayıpları bulur. Gelişmiş analiz araçları ile önemlileri ayrıştırır ve değerlendirmeye hazır halde kullanıcıya sunar. Bunların sonucu olarak birçok alanda fayda sağlanır.
MES uygulayan işletmelerde kazanımların en büyük bölümünü verimlilik artışı ile ilgili olan başlıklar oluşturmaktadır. Hız kayıpları ve duruş sürelerini azaltarak fazla mesailerin ortadan kaldırılması yaşanan vakalardan birisidir. Bu verimlilik artışı, maliyetlerin azalması olarak işletmeye dönüş sağlamaktadır.
Yatırımın büyüklüğüne ve işletmenin durumuna göre farklılık gösterse de, genelde gözlemlenen yatımın dönüş süresinin MES projesi tamamlanmasından sonra birkaç ay içinde gerçekleştiğidir.
Devlet Desteği
Endüstri 4.0 dönüşüm yarışında geride kalmamak çok önemli. Devletimiz de bunun farkında ve ilgili kanalları ile gerekli destekleri vermektedir.
Kalkınma ajansları, TÜBİTAK ve KOSGEB aracılığıyla çeşitli programlar kapsamında işletmeler, bu alanlardaki projelerine destek sağlayabilmektedir.
Bu programların en günceli KOSGEB tarafından duyurulan 500 Milyon TL bütçeli KOBİGEL – KOBİ Gelişim Destek Programı’dır. İşletmeler bu program aracılığıyla %60 oranında hibe şeklinde destek alabilmektedir. MES projeleri bu programın uygun proje konuları altında birinci, altıncı ve yedinci sıradaki başlıkların kapsamına uygundur. KOBİGEL – KOBİ Gelişim Destek Programı son başvuru tarihi 20 Ekim 2017’dir. [4]
Adım Adım Dönüşüm
Dijital dönüşüme giden yol, ortaya bugünden öngörülemeyen sürprizler çıkarabilir. Prosesteki iyileştirmeler, gelişen teknoloji gibi birçok sebep ihtiyaçların değişmesine yol açabilir.
Her değişim adımının devreye alma zamanı ve alışma evresi, süreci başarılı yönetmek için parçalara bölmeyi kaçınılmaz kılıyor.
Yanlış yatırımları önlemek, projelerin başarısını sağlamak ve gerçekçi uygulamalar için dönüşüm sürecinin aşamalar halinde uygulanması gerekiyor.
Yapılan yatırımların modüler ve geliştirilebilir yapılarda olması başarıya ulaşmak için hayati önem taşıyor.
[1] http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=21540
[2] http://www1.mmo.org.tr/resimler/dosya_ekler/db1fce94e7674f8_ek.pdf
[4] http://www.kosgeb.gov.tr/site/tr/genel/detay/3288/kobigel-kobi-gelisim-destek-programi